SAMSUN (İHA) – Akaryakıt istasyonları işletmecileri, akaryakıt ücretlerine zam gelmesine rağmen kendi kar marjlarında bir artış olmaması ve artan maliyetler dolayısıyla ayakta durmakta zorlandıklarını ve ‘maktu’ kar marjı sisteminden ‘nispi’ kar marjı sistemine geçilmesi gerektiğini söylediler.
Son günlerde sürekli zam gelen akaryakıt fiyatlarına rağmen kazançlarında bir artış yaşanmadığına dikkat çeken akaryakıt istasyonu işletmecileri, artan maliyetler dolayısıyla zararına satış yaptıklarını ifade ediyorlar. Petrol Ürünleri İşverenleri Sendikası (PÜİS) Samsun Şube Başkanı Zafer Güler, kredi kartı komisyonu ve maktu kar marjı sayesinde akaryakıt istasyonu işletmecilerinin zor durumda olduğunu ileri sürerek, kar marjında enflasyon oranının korunarak nispi kar marjı sistemine geçilmesi gerektiğini ifade etti.
“Yakıt alamayan müşteriler istasyon sahiplerine kızıyorlar”
Zam öncesi akaryakıt istasyonlarında oluşan yoğunluk hakkında açıklamalarda bulunan Başkan Zafer Güler, “Akaryakıtın bileşimi dolar ve petrol fiyatları. Biz akaryakıtı ithal ettiğimiz için fiyatların artması çok normal. Fiyatların aşağıya düşmesini umut ediyoruz ama enflasyon rakamlarına baktığımızda pek mümkün görünmüyor. Bu fiyatlar hem tüketici hem de bizi zor durumda bıraktı. Çünkü istasyonlara akın edildiği için bayiler de zor durumda kalıyor. Bizler suçlanıyoruz. Bir istasyonun günlük kapasitesi 30-40 bin litredir. İnsanlar zam öncesi panik halinde deposunu doldurmaya geliyor. Böyle olunca da istasyonların kapasitesi yetmiyor. İnsanlar da yakıt kalmayınca istasyonlara, ‘yarına mal saklıyorsunuz’ diye bizleri suçluyorlar. Bu koşullarda yetmek mümkün değil. Bizim mal satmamak gibi bir lüksümüz yok” dedi.
“Benzin 8 TL’yken de 14 TL’yken de litre başına 40 kuruş kazanıyoruz”
İstasyonların kar marjının maktu oran olarak maliyetlere göre çok az olduğunu vurgulayan Zafer Güler, “Şu anki enflasyon ile akaryakıt istasyonları para kazanmıyor, aksine zarar konumundayız. Elektrik, asgari ücret, doğalgaz ve su zamları bizleri bayağı etkiledi. Akaryakıta zam geldikçe bizim kazancımız artmıyor. Bizim kâr marjımız 8 TL’ye mal satarken de aynıydı şu anda 13-14 TL’ye satarken de aynı. Bu yüzdeli oranda olsa kar marjımız artacak ama böyle değil. Talebimiz, enflasyon oranında bir gelir bekliyoruz. Çünkü artık masrafların altında eziliyoruz. Maktu ücret, dağıtıcı ile bizim aramızda litre başına 80 kuruştu. Bunu da dağıtıcı ile 40’ar kuruş olarak paylaşıyoruz. Akaryakıtçıların ayakta kalması için acil çözüm bekliyoruz” diye konuştu.
“Bankalar kredi kartından yüzde 2 komisyon alıyor”
Kredi kartı komisyonu ve kar marjı sistemi hakkında da görüşlerini paylaşan Güler, şunları söyledi:
“Bir de kredi kartı alışverişlerinden yaşadığımız mağduriyet söz konusu. Tüketici bizden 100 TL’lik yakıt alıp, kartta çektirdiğinde biz o parayı bankadan 98 TL olarak alıyoruz. Yani bankalar yüzde 2 komisyon alıyor. Bankalar, ‘parayı 40 gün hesabınızda tutarsanız, komisyon almayız’ diyorlar. 40 gün hangi bayi dayanabilir? Bu oranın yüzde 2,5’a çıktığı zamanlar da oldu. Kredi kart komisyonları ve kâr maktu konusu taleplerimizi idarecilere ilettik. Kar marjlarımızın maktu değil de nispi yani oranlara göre artması için talepte bulunduk. Nispi olarak ne kadar olacağı hükümetin bileceği şey. Biz sadece eski sistem ile yaşayamayacağımızı anlattık. Bununla ilgili de gelişme bekliyoruz. Bizi ayakta tutabilecek bir marj talebinde bulunduk ve cevabını bekliyoruz. Bir tüccar para kazanmadan ayakta durabilir mi? Şu anda günde 10 bin litre akaryakıt satan bir istasyon tamamen zarar durumunda. Bununla ilgili belgeleri ilgili bakanlıklara sunduk. Aralık ayından bu zamana sıfır kazançla gidiyoruz.”